Uraloğlu: Depremde ana ulaşım yapıları hasar almadı
Foreks – Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Türkiye’nin Ulaşımda Net Sıfır Emisyon Yol Haritası Projesi ile 2053 yılına kadar sera gazı emisyonlarını sıfırlayacak somut politika hedefleri ve stratejileri geliştirileceğini belirtti. Bakan Uraloğlu ayrıca, dün gerçekleşen depremde İstanbul’un ana ulaşım akslarında hiçbir problem yaşanmadığını da bildirdi.
“Intermodal Taşımacılık Projemizle Çevre Dostu Çok Modlu Taşımacılığı Destekliyoruz”
Demiryolu altyapı projelerine de öncelik vererek yolcu ve yük taşımacılığında karayolundan demiryoluna geçiş sürecini hızlandırdıklarının altını çizen Bakan Uraloğlu, “2025’te 13 bin 919 kilometre olan demiryolu ağımızı 2028’de 17 bin 500 kilometreye, 2053’te ise 28 bin 600 kilometreye çıkararak çevre dostu ulaşım sistemlerini güçlendirmeyi hedefliyoruz. Demiryolunda yük taşımacılığı payını yüzde 5’ten yüzde 22’ye yükseltmek için Intermodal Taşımacılık projemizle daha güvenli, dengeli ve çevre dostu çok modlu taşımacılığı destekliyoruz.” ifadelerini kullandı.
“Projelerimiz Tamamlandığında 433 Kilometre Bisiklet Yolunu Hizmete Sunmuş Olacağız”
Kent içi ulaşımda da çevre dostu çözümlerle fark yarattıklarına dikkati çeken Bakan Uraloğlu, Türkiye genelinde 434 kilometresi tamamlanan ve 92 kilometresi devam eden kent içi raylı sistem projelerinin, Sirkeci-Kazlıçeşme Yeni Nesil Ulaşım Projesi gibi yenilikçi çalışmalarla şehirlerde emisyonları azalttığını kaydetti. Bakan Uraloğlu, bisiklet ve paylaşımlı araç sistemleriyle entegre çalışan bu projelerin, sıfır emisyonlu toplu taşıma ve mikromobilite araçlarının kullanımını artırarak temiz bir ulaşım altyapısı oluşturduğunu belirterek sözlerine şu şekilde devam etti:
“Şehirlerarası yollarımızda 96 kilometre bisiklet yolu tamamlanırken 38 kilometrelik kısmın yapımı devam ediyor ve 199 kilometrelik bisiklet yolu için projelendirme çalışmalarında sona yaklaştık. Hatta bitirdik. Projelerimiz tamamlandığında 433 kilometre bisiklet yolunu hizmete sunmuş olacağız. Kentsel Hareketlilik Merkezleri projelerimizle de şehir içi ulaşımda sürdürülebilir çözümler geliştiriyor, 9 ilimizde bu çalışmalarımıza devam ediyoruz.”
Türkiye Kart projesiyle de tek ödeme sistemini hayata geçirerek farklı şehirlerde aynı toplu taşıma kartı veya mobil uygulama üzerinden ödeme imkânı sunacaklarını söyleyen Uraloğlu, “Ayrıca ‘Entegre Hareketlilik’ uygulamamızla farklı ulaşım seçeneklerini tek bir dijital platformda birleştirerek kullanıcılara gerçek zamanlı bilgi, yolculuk planlaması ve tek ödeme kolaylığı sağlayacağız. Bu sistem hem ulaşımı kolaylaştıracak hem de emisyonların azalmasına katkı sunacaktır.” dedi.
Şehirlerarası Otobüsler ve Ağır Tonajlı Araçlar İçin Şarj İstasyonlarının Kurulmasına Yönelik Hazırlıklar Sürüyor
Fosil yakıtlardan temiz enerjiye geçişte elektrikli araçların kritik bir rol oynadığını belirten Uraloğlu, 2025 Mart itibarıyla Türkiye’de 28 bin 717 elektrikli araç şarj soketi bulunduğunu ve bunların yüzde 30’unun şehirlerarası yollarda, yüzde 70’inin ise şehir içinde yer aldığını belirtti.
Uraloğlu, binek araçların yanı sıra şehirlerarası otobüsler ve ağır tonajlı araçlar için DC Megawatt şarj istasyonlarının kurulmasına yönelik hazırlıklarının sürdüğünü bildirdi. Uraloğlu, söz konusu altyapının ağır taşıtların sıfır emisyona geçişini hızlandırarak Türkiye’nin küresel lojistik merkez olma vizyonuna güç katacağını ifade etti.
“50 Havalimanımız Havalimanı Karbon Akreditasyonu Programı’ndan Sertifika Aldı”
Havacılık sektöründe ise Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı (SAF) düzenlemeleriyle çevreci yakıt kullanımını teşvik ettiklerini anlatan Bakan Uraloğlu, “Karbonsuz Havalimanı Projesi ile 50 havalimanımız Uluslararası Havalimanları Konseyi’nin Havalimanı Karbon Akreditasyonu Programı’ndan sertifika aldı. Fosil yakıtlı apron araçlarını elektrikli araçlarla değiştirme sürecini de başlattık” açıklamasında bulundu.
“Denizcilikte Dekarbonizasyon Projesi Kapsamında Hibe ve Kredi Desteği Sağlayacağız”
Bakan Uraloğlu, denizcilikte ise yeşil liman sertifikaları, yeni yatırımlar ve teşviklerle emisyonları azalttıklarını belirtti. Eski gemilerin çevreci sistemlerle yenilenmesini desteklemek için hurdaya ayrılan gemilerin yerine inşa edilen yeni gemilere hurda bedelinin 1,5 katı; alternatif enerji sistemleriyle donatılanlara ise 2,5 katı teşvik verdiklerini ifade eden Uraloğlu, “Denizcilikte Dekarbonizasyon Projesi kapsamında Avrupa Komisyonu ve Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) iş birliğiyle 20 milyon euro hibe ve 50 milyon euro kredi desteği sağlayacağız. Bu kaynak da liman ve filo yatırımlarında çevreci teknolojiler için kullanılacak.” dedi.
Bakan Uraloğlu, ayrıca gemi yakıtlarındaki kükürt oranının binde 5’ten binde 1’e düşürmeyi hedeflediklerini belirterek Limanlar Kanunu’ndaki düzenlemeyle emisyon bazlı ücretlendirme sistemi kurulmasını planladıklarını kaydetti.
“Marmaray Projemizle 62 Milyon Ton Karbon Emisyonu Azaltımı Sağladık”
Enerji verimliliği ve çevresel sürdürülebilirlik için karayolu ağında da Güneş Enerji Santrali (GES) yatırımlarına devam ettiklerini kaydeden Uraloğlu, iki ilde 6,6 MW kapasiteli santraller devreye alınırken, altı ilde de yeni santraller için çalışmaların başladığını bildirdi. Demiryolu ağında ise 200 MW kurulu güce sahip GES projeleri planladıklarını söyleyen Uraloğlu, sözlerine şu şekilde devam etti:
“Kurumsal karbon ayak izi hesabını yapan ilk Bakanlık olarak, yıllık karbon ayak izimizi yaklaşık 2,3 milyon ton karbondioksit eşdeğer olarak hesapladık. Marmaray projemizle 2013’ten bu yana 62 milyon ton karbon emisyonu azaltımı sağladık. Kesintisiz trafik akışı oluşturmak amacıyla yaptığımız karayolu yatırımları sayesinde de yıllık 5,2 milyon ton daha az karbondioksit emisyonu salımı gerçekleştirdik. Bu azaltımları karbon borsalarında krediye dönüştürerek sıfır emisyon projelerine kaynak yaratmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.”
Uraloğlu ayrıca ulaşımda sıfır emisyon hedefini destekleyen, “Elektrikli Skuter Yönetmeliği”, “Ulaşımda Enerji Verimliliğinin Artırılmasına İlişkin Yönetmelik”, “Kombine Taşımacılık Yönetmeliği” ve “Karayoluyla Taşınan Yüklerin Denizyoluna Aktarılmasının Desteklenmesi Hakkındaki Yönetmelik” gibi düzenlemelerle çevre üzerindeki olumsuz etkileri en aza indirdiklerini de belirtti.
Türkiye’nin Ulaşımda Net Sıfır Emisyon Yol Haritası Projesi’nin, Türkiye’nin ulaşım sektörünü çevresel, ekonomik ve toplumsal açıdan temiz ve yaşanabilir bir geleceğe taşımak için atılmış kararlı bir adım olduğunu belirten Uraloğlu, “Bu proje, yalnızca sera gazı emisyonlarını azaltmakla kalmayacak; aynı zamanda ekonomik büyüme, enerji verimliliği ve yaşam kalitesinde artış gibi çok boyutlu faydalar sağlayacaktır. Gelecek nesillere daha temiz, sağlıklı ve yaşanabilir bir dünya bırakabilmek için kamu, özel sektör, akademi ve sivil toplumun ortak bir vizyonla iş birliği içinde hareket etmesi büyük önem taşımaktadır. Bu yolda, ulaşım ekosistemindeki tüm paydaşlarımızla el ele vererek 2053 net sıfır emisyon hedefimize kararlılıkla ilerleyeceğiz.” dedi.